Alanya, Akdeniz’in incisi olarak bilinir ve ziyaretçilerine sadece güneş ve deniz değil; büyüleyici bir tarih, yemyeşil doğa ve hareketli bir şehir hayatı da sunar. İşte Alanya’da mutlaka görmeniz gereken eşsiz duraklar!
Selçuklular döneminde inşa edilen Alanya Kalesi, 250 metre yükseklikte konumlanmış ve şehre panoramik bir bakış sunar. Surlar, eski camiler ve tarihi evler arasında gezinti yapabilirsiniz.
Altın renkli kumları ve berrak denizi ile ünlü Kleopatra Plajı, Akdeniz’in tadını çıkarmak için ideal bir yerdir. Şnorkel yapabilir veya gün boyu güneşin tadını çıkarabilirsiniz.
Doğal sarkıt ve dikitleri ile ünlü bu mağara, astım hastalarına iyi geldiği düşünülen sabit 22°C sıcaklıktaki havasıyla da tanınır.
Yazın serinlemek isteyenler için ideal bir mekan. Çayın üzerinde kurulmuş restoranlarda yemek yiyebilir, suyun içinde serinleyebilirsiniz.
1228 yılında Alaaddin Keykubat tarafından yaptırılan bu tarihi tersane, Akdeniz'deki en eski denizcilik yapılarından biridir.
İnce kumları ve sığ denizi ile özellikle aileler için mükemmel bir seçenek olan İncekum, berrak suyu ile dikkat çeker.
Alanya çevresi, Roma ve Helenistik dönemlerden kalma antik kentleriyle tarih meraklılarına büyüleyici keşifler sunar.
Tiyatro kalıntıları, hamamlar ve sarnıçlarıyla ünlü Syedra, Akdeniz manzaralı yürüyüş rotaları ile doğaseverleri de kendine çekiyor.
Dağ yamacında kurulmuş Laertes, antik agora ve tapınak kalıntıları ile büyüleyici bir atmosfere sahiptir.
Deniz kenarında yer alan Iotape Antik Kenti, Roma döneminden kalma kalıntıları ve eşsiz manzarası ile öne çıkar.
Kleopatra'ya hediye edildiği rivayet edilen Hamaxia, taş yapıları ve doğal su kaynaklarıyla ziyaretçilerini zamanda yolculuğa çıkarıyor.
Alanya, hem doğa hem de tarih severler için dört mevsim keşfedilmeye değer bir cennet. Eşsiz bir tatil için Alanya sizi bekliyor!